
Milli Mücadele (Kurtuluş Savaşı-1919-1922) yıllarında Kütahya’nın Gediz ilçesi Müftüsü olan, icazet [diploma] verme yetkisine sahip bir müderris ve İstiklal Savaşı gazisidir.
Müftü olarak atandığı 1920 yılı Ağustos ayında Gediz, Yunan işgali altındaydı ve başta Müftü Halil Kemal Efendi olmak üzere Gedizliler de Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti bünyesinde toplanarak Milli Mücadele için çalışmalara başlamıştı.
Müftü Halil Kemal Efendi de cami kürsülerinde ve değişik ortamlarda halka yaptığı konuşmalarında Milli Mücadele’nin meşru olduğunu anlatıyordu.
İşgalciler ise Gediz Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti bünyesinde toplanarak işgale direnen yurtseverleri engellemeye çalışıyordu.
Yunan işgal kuvvetleri komutanı da Gediz’de sürüp giden gerginliği azaltmak ve isyanları önleyebilmek için, Müftü Halil Kemal Efendi’den halkı sakinleştiren bir hutbe okumasını istemişti. Bunun üzerine Müftü Halil Kemal Efendi Cuma günü Gazanfer Ağa Camii’nde minbere çıktı ve Yunan Komutanının isteğinin tam aksine cemaate şöyle seslendi:
‘’Ey cemaat-i Müslimin:
Yunan komutanı, benim size, ‘’işgali tanıyın ve konulan kurallara harfiyen uyun’’ dememi istedi.
Yunanlılar adına böyle bir hutbe okumaktansa ölmeyi tercih ederim.
Allah ve Resulünün isminin yanında bu zalimlerin ismi asla geçemez.
Onlara itaat etmek, Allah ve onun resulüne isyan demektir.
İşgal geçicidir ve Allah’ın yardımı ile zafer yine bize nasip olacaktır.”
Bu konuşmadan sonra Müftü Halil Kemal Efendi Yunanlılar tarafından önce Uşak’a, oradan da Atina yakınlarındaki esir kampına götürülmek üzere İzmir’den deniz yolu ile Pire Limanı’na gönderildi.
Yunan Divan-ı Harbinde yargılanarak 101 yıl ağır hapis cezası aldı. Savaş atlarının ve katırlarının ahırının altında geçen aç ve susuz çileli esir hayatı Yunanistan ile Türkiye arasında imzalanan ‘’24 Temmuz 1923 Esir Mübadelesi Anlaşmasına’’ kadar devam etti.
Anlaşma sonrası Gediz’e döndüğünde başta ciğerlerinden olmak üzere çok hasta ve yorgundu.
Esaret dönüşü dinlenip ve hastalığı biraz iyileşince, hatırasına hürmeten savaş süresince boşaltılmayan müftülük makamına 19 Haziran 1926 tarihinde tekrar geri döndü ama hastalığı tekrar artınca 21 Eylül 1929 tarihinde bırakmak mecburiyetinde kaldı.
20 Ağustos 1933 Pazar günü vefat etti.
Kabri Kütahya/Eski Gediz Salur Mezarlığındadır.
Mekanı cennet olsun.
Latif bey böyle bilgilendirmeleriniz çok harika İnsanların budur değerli şahısların hakkında bilgi sahibi olmaları çok güzel ve nerede olduklarını bilmeleri de ayrı bir önem taşıyor tabii ki vatandaşların gazilerimizin mezarlarını bilip onları ziyaret etmeleri gerekmektedir ben buna inanıyorum bunu düşünüyorum sizde bunu Halit Kemal efendiye yazarakarak güzel bir şekilde anlatmışsınız zaten paylaşımlarınızı takip ediyorum okuyabildim okuyorum beğeniyorum sizin de bizi takip etmenizi bekliyorum açıkçası yazılarımız hakkında yorumlarınızı eleştirilerimizi her ne düşünüyorsanız yazmanızı bekliyorum beni takip edebilmeniz için worth presin okuyucu bölümündeki ara kısmına huseyinibis yazıp arattıktan sonra siteler bölümünde karşınıza çıkacak olan Hüseyin ibiş kişisel blog linkini tıkladıktan sonra beni takip etmeniz mümkündür bazıları diyor ki sitenizi bulamıyoruz siteniz geçersiz görünüyor ama size tarif ettiğim şekilde ararsanız bulursunuz bulmanız mümkündür
BeğenBeğen
Yorumlarınız için teşekkürler Hüseyin Bey
BeğenBeğen